Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


KUR'AN OKUMALARI

KUR'AN OKUMASINI ÖGRENME

Selamun Aleykum

Bu yazimizda Kur'an nasil okunur sorusunu cevaplamaya çalisalim insallah. Cevap araken, daha çok isin felsefi boyutunu degil, pratik ve imani yönünü ele alip bize yararli olabilecek kismina vurgu yapalim.

Sifir noktasindan baslayip basamak basamak Kur'ai anlamaya dogru ilerleyelim insallah.

Ilk olarak Kur'ani Arapçasindan düzgün, tecvitli ve meharic-i hurufa dikkat ederek okumak lazim. Bu her Müslüman için zaruri... Bu konu ihmale gelmez. Bu konuda sorunu olan kardeslerin bu sorunlarini acilen gidermelerini tavsiye ederim.

Ayrica bu sorun tek basina kitap okuyarak çözülecek bir mesele degil. Mutlaka bir hocanin dizinin dibinde çözülmesi gereken bir mesele... O yüzden, ihmal, gurur, kibir vs ne varsa bir kenara birakip en hizli yoldan bu sorunumuzu çözelim.

Bunun için çok uzun bir zaman gerekmiyor. Bazi kardeslerin sirf bu fobileri yüzünden bu meseleyi ihmal ettiklerini biliyorum. Ben size bunun ne kadar sürecegini söylersem söyleyeyim, siz bunu benim söyledigimden daha kisa sürecegine emin olun.

Devam edecegiz insallah!

selam ve Dua ile...

KUR'AN MEALI OKUMAK

ve aleykum selam ve rahmetullah

Bu yazimizda Kur'anin mealini okuma üzerinde duralim. Ilk olarak caiz mi degil mi? faydali mi degil mi? üzerinde kisaca duralim insallah.

Kur'anin baska bir dile tercüme edilip edilemeyecegi eskiden tartisilmayan bir konu idi. Tartisilmiyordu, çünkü ulema bu konuda müttefikti. Ne konuda? Tercümesinin imkansiz olusu konusunda... Bu yüzden de Cumhuriyet dönemine kadar böyle bir konu gündeme bile gelmedi.

Özellikle Emeviler ve Abbasiler döneminde Islami kabul eden yeni toplumlar bir sekilde Arapçayi ögrenmeye çalisiyorlardi. Özellikle ilimle istigal eden kesim, kesinlikle Arapçadan müstagni kalmiyordu. Selçuklular dönemi de sanirim ayni... Diger Islami devlet ve iparatorluklarda da durum asagi yukari ayni...

Ilk defa Anadolu Selçuklu Devletinde resmi dil Farsça olarak kabul edilmistir. Halk dili Türkçe oldugu halde resmi dilin Farsça ilan edilmesi de halkla yönetim arasindaki kopuklugu göstermesi bakiminda ilginç. Bu kopukluktan dolayi da tam bir istikrara kavusamadan yikilip gitmek zorunda kalmis, yerini beyliklere birakmistir. Mogollarla isbirligi yapmalari da ayri bir ilginç nokta olmakla birlikte konumuz bu degildir.

Osmanli Imparatorlugu döneminde siyaset ve cihad konusundaki basari ilim konusunda ayni trendi maalesef yakalayamamistir. Buna ragmen, Osmanlinin kurulus ve gelisme dönemleri duraklama ve çöküs dönemine göre harika sayilabilecek bir sistemi oturtmustu.

Çöküs döneminin zaten aslini en basta cehalet, rehavet ve mirasin olusturdugu uyusukluk ve miskinlik, Avrupanin silkinisi ile olusan siyasi çalkantilar, Milliyetçi akimlar vb sebepler sayilabilir. Bunlarin dedigimiz gibi en önemlisi CEHALETTIR!

Bu arada bazi oryantalistler, Kur'an üzerine bazi arastirilmalarin yapilabilmesi için bazi tercüme çalismalarina basladilar. Yanilmiyorsam, ilk tercümeyi de onlar yaptilar. Tabi Allah rizasi için degil elbette... Belki para için de degil! Tamamen Kur'ani tahrife yönelik olarak... Ilk tercümenin hangi dile yapildigini bilmiyorum, ama sadece bir latin dili oldugunu biliyorum.

Türkçeye -sanirim- ilk tercüme Cumhuriyet döneminde yapiliyor. Osmanli döneminde yapilmis tercüme sahsen duymadim... Hatta Muhammed Hamdi Yazir Elmalili'dan önce bu ise tesebbüs edip de basarili olan olmus mu? onu da bilmiyorum. Olduysa da bu çok gerilerde degildir. Osmanli zamani ve daha öncesinde niye tercüme hareketi yoktur?

Aslin neden -daha önce de dedigimiz gibi- ulemanin bu konudaki ittifakidir. Gerek ehl-i sünnet ulemasi gerekse diger firkalarin ulemasi Kur'anin tam olarak tercüme edilemeyecegini belirterek -hatta belirtmeye bile gerek duymamislar- böyle bir hareketin önüne geçmisler. Halktan da böyle bir talep olmamistir. Bu konuda belki Seyhul Islam Mustafa Sabri Efendi'nin Bedir Yayinlarindan çikan Kur'an Tercümesi Meselesi adli kitap faydali olabilir.

Velhasili kelam, Cumhuriyet döneminde halkin cehalette iyice dibe vurdugunu gören ulema, bir sekilde Kur'anin tercümesini caiz görüp ilk tercüme islemlerine baslamislar. Bunun da basinda belki de (ola ki Arapça ve Kur'an okumak yasak olsa da halk, Kur'ani Türkçesinden okuyarak belki suurlanir ve kendine gelir) iyi niyeti olmustur. Peki, umuldugu gibi olmus mudur? Bu tartisilir! Birazdan yazacaklarimiz bu sorunun kismen cevabi olacaktir...

Müslüman camiadan en az kültürlü ya da orta seviyeden birini tutup çevirelim:

- Hayatinda kaç kitap okudun?

- Kem küm... sey... Öhööö...

- Yaw kardesim, utanma, adam yemiyoruz. Bizimkisi sadece merak...

- Sey... Aslinda çok okuyacaktim ama...

- Sadede gel kardesim.

- Yaklasik 20 - 30 kitap vardir. Gerçi bunlarin çogu roman ve çok ince hikaye kitaplari ama... Aslinda ben... sey...

- Tesekkür ederiz kardesim. Yeterli.

- Peki, anlayarak Kur'ani bir mealden veya tefsirden kaç defa okudun?

- Sey... Aslinda Fatiha ve Ihlas Surelerinin meallerini çok eskiden okumustum.

- Yani?

- Onlari da biraz unuttum ama... aslinda tabii çok zaman oldu.

- Yani sen Kur'anin tercümesini bastan sona anlamayarak çalisarak okudun mu okumadin mi?

- Maalesef okumadim. ;(

- Peki yarin ayni soruyu Rabbim sana sorarsa... Benim Kitabim o üçbes ucuz roman kadar degersiz miydi diye...

-
;(


Bugün hizli dindar veya hizli Islamci geçinenlerimiz bile maalesef Kur'an konusunda kesinlikle sinifta kalirlar. Müslümanlari kiyasiya elestirip ve acimasizca itham edecegiz yerde, kendi içimize ve benligimize dönmeli ve sunu söylemeliyiz kendi nefsimize:

Ey Nefsim,
Kendine gel!
Yoksa götürürler seni
Kendilerine
O zaman
Geri dönüsün
Daha bir zor olur!



Yukaridaki anket isaretlenmeyecek biliyorum. Isaretleyenler de gerçegi degil, olmasi gerekeni isaretleyecekler. O anketin amaci zaten kendi nefsimize sormakti o soruyu... Cevabi da kendimize vermek... Foruma verdigimiz cevabin hiç bir degeri yok! Yarin Rabbimize verecegimiz cevabin tatpikini önce kendi içimizde yapmak... Hepsi bu!

Bu yazi dizisinden sonra, içimizden bir kisi bile bu projeye azmetse, yazimiz basariya ulasmis demektir. Bir kisi bile azmetse, bugünden tezi yok, hemen basliyorum bir meale veya su tefsire dese, bu bile ne büyük saadet ve ne büyük bir basaridir!

Asil basari bir günahi birakmak degil, bir sevabi kazanmaktir. Çünkü güzel bir ahlak kazaninca Müslüman, otomatikman bir kötülügü kendiliginden gider ve silinir zaten. Ama bir günahi birakmak, insani baska bir günaha hazirlayabilir.

Selam ve Dua ile...


[b][color=blue] [11-17] Dönüs sahibi olan (yagmur yagdiran) göge, (nebat ile) yarilan yere yemin ederim ki Kur'an, (hak ile b

Allah razı olsun teşekkürelr.. Kur'an mealleri konulmuş siteye farklı dillerde. Kitaplıkta bakındım ama bulamadım bu konuda yardımcı olabilirseniz de sevinirim

Teşekkürler buldum galiba.. Tekrar hayılrı kandiller ve hayırlı akşamlar..

sa. Allah razı olsun bilgileriniz için... kandiliniz mübarek olsun.


Kitap Tavsiye ve Analizleri

MollaCami.Com