Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


Basörtüsüne ve namaza saygisizlik.!

AK Parti bir tasra partisidir. Siyasi hedefleri, söylemleri bakimindan esasli stratejiler gelistirememistir. Ekonomi alaninda kaydettikleri söylenen basarilar ise son derece tartismalidir.


Tasra partisi olan AK Parti, daha kurulus asamasinda, o güne dek baGli göründükleri
deGerleri terkettiklerini, gömleklerini deGistirdiklerini söyleyenlerin kümelendiGi
bir siyasi birimdir.

Basbakan Tayyip ErdoGan, “Basörtüsü öncelikli meselemiz deGil”, “Paranin dini imani
olmaz” türünden sözler sarfetmistir.

AK Parti’nin karakteristik bir özelliGi de, elestiriye tahammülsüzlüktür. Basbakan
ErdoGan, vatandaslari “AGziniza ekmeGi de biz mi koyalim” seklinde azarlamis bir
kimsedir.

Kendi içinde ideal bir bütünlük, saGlamlik arzetmeyen AK Parti’li Mehmet Dülger
“Emine (ErdoGan) hanim türbanla Çankaya’ya çikmakta israr ederse Türkiye’yi
sarsar... istiyorsa köske çikarken basini açar.” diyebilmistir.

AK Parti, siyasi üslup itibariyle, bilinç, derinlik, istikrar, düzey itibariyle
maalesef kendisinden bir zamanlar beklenen performansi sergileyememis durumda.

Öteden beri tasraliliktan siyrilma pesinde olan AK Parti, kimliksiz, ideolojisiz ve
düsünceden kaçan bir siyasi hat boyunca ilerledi. Bu yolda, Cüneyd Zapsu, Egemen BaGis gibi, Türkiye’nin sözümona elit çevreleriyle, sözgelimi TÜSiAD’la baGlanti
kurabilecek kimseleri bünyesine katti. Burjuvalasma hevesinden kaynaklanan bu ve benzeri arayislar, buluslar, AK Parti’yi bugün bulunduGu yere, ne dediGi belli
olmayan parti pozisyonuna tasidi.

Emine ErdoGan, Hayrünnisa Gül ve mesela Ahsen Unakitan gibi, “basörtülü”ler, acaba
sahiden Türkiye’de korkunç bir zulme maruz kalan insanlari temsil ediyorlar mi?
Kesinlikle hayir.

Emine ErdoGan, Kadir Has Üniversitesi’ni ziyaret ettiGi sirada, kendisinden birkaç
gün önce bir toplantiyi izlemeye gelen basörtülü iki gazetecinin disari çikarilmasi
hakkinda tek kelime etti mi? Hayir. ErdoGan ailesinin kizlari Amerika’da basörtülü
okuyabiliyor mu? Evet. Bir Basbakan, kendi ülkesinde kizini bile okula
gönderememenin sikintisini duyduGuna iliskin en ufak bir isaret veriyor mu? Hayir.
Yillardir bekliyoruz, böyle bir sey yok ortada.

iste, basbakan danismani Cüneyd Zapsu’nun esi, Çamlica Subasi Camii’nde basi açik
olarak, erkeklerin arasinda namaz kiliyor. FotoGrafa bakilirsa, Beyza Zapsu,
kadinlarin nasil namaz kildiGini bile bilmiyor, ellerini erkekler gibi baGliyor.
Müslümanlara, basörtülülere, giderek islam’a saldiri derecesinde bir saygisizlik
olan bu davranisa neden gerek duyuluyor? Anlamak imkansiz.

AK Parti’nin özgürlük telakkisini gördük: Basi örtülü denize girmekten basi açik
namaz kilmaya savrulmayi özgürlük saniyorlar.

Asla cesur olamadilar. Karikatürlere dava açtilar. Kürsülerden baGirip çaGirdilar
fakat kadinlara, basörtülü kadinlara yapilan ölümcül haksizliklara karsi
çikamadilar. Yetkilerini kullanmadilar. Basi açik, erkekler arasinda namaz kilmaya
vardi is. Diyanetten Sorumlu Devlet Bakani Mehmet Aydin, kadinlarin basi açik namaz
kilabileceGini söylüyordu. Belki bir sonraki asamada, tipki ilahiyat fakültelerinde
olduGu gibi, camilerde de basörtüsünü yasaklayacaklar...

Bu utanç verici manzaralar ve siyasi yozlasma karsisinda söyleyecek söz
bulamiyoruz.


Incelenecek Konular

MollaCami.Com