Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


EFSANE SOLUKLAR:::

Bu kitapta mazimizin atlas kubbesinde varlığını ölümünden sonra da devam ettirip, arkasında "hoş bir sada" bırakabilmiş pekçok efsanevî solukdan birkaçını bulacaksınız:

İslâm vahdeti için dünyayı iki hükümdara çok görüp, akıllara durgunluk veren bir hızla, devrinin iki süper gücünü ortadan kaldırarak cihan sulh ve muvazenesini gerçekleştiren efsanevî dava adamı: YAVUZ SULTAN SELİM...

Kafkas- Rus Harbi diye bilinen ve "Haç" ı, "Hilâl"in yerine oturtmak isteyen Ruslara karşı, yıllarca dâsitanî bir mücadele veren Dağistan kartalı: ŞEYH ŞAMİL...

Hayalindeki şark imparatorluğunu gerçekleştirebilmek için, kan içe içe Mısır'dan Suriye önlerindeki Akka'ya gelen iki yüzlü Fransız Generali Napolyon'a, hayatının ilk mağlubiyetini tattırıp planlarını altüst eden seksenlik polat sîneli bir ihtiyar: CEZZAR AHMET PAŞA...

Balkanlar'ın kapısı, serhat şehrimiz Edirne'ye saldıran Bulgarlar'a karşı, günlerce askeriyle birlikte süpürge tuhumundan ekmek yiyerek, varoluş mücadelesi veren ateşîn ruhlu bir dadaş: ŞÜKRÜ PAŞA...

Altmış yıllık ömrünün kırkbeş yılını gaza niyetiyle at sırtında geçirerek, İslâm'ın ulaşamadığı Hind yarımadasından şirk pisliklerini temizleyip tevhidin bayrağını dalgalandıran, "put kıran" lâkaplı bir peygamber aşığı: GAZNELİ MAHMUD...

("Bir millet, dünüyle içli dışlı olduğu, hassasiyetle özünü koruduğu sürece, yarınlarını teminat altına almış ve varlığını en sağlam temeller üzerine oturtmuş sayılır. Geçmişini görmemezlikten gelip dününü bütün bütün unuttuğu, ruh kökünden uzaklaşıp özüne yabancılaştığı sürece de her esen rüzgârla yer değiştiren çer çöp gibi savrulup durur ve katiyyen istikbâl vâdedici olamaz." Yaşadığımız çağın gerçeklerine bakıp da geleceği düşündüğümde, bir büyük mütefekkirimizin söylediği bu sözler beni hep ürpertmiştir.

Teknolojinin akıl almaz sınır tanımazlığı ile dünya çapında bir kültür terörizminin baskısı altında ezilen günümüzün boşluktaki nesilleri, şanlı mazimizden kopmakta ve milli değerlerimize karşı yabancılaşarak gitgide özlerinden uzaklaşmaktalar. Beyaz cam, tesir sahasını en ücra yerlere kadar uzatarak millî harsımızı arsızca kemirmekte. Sonuçta da yetişen nesiller kimlik olarak yerli, fakat ruhen yabancılaşmış bir şekilde karşımıza çıkmaktadır. Kendi dev kâmetlerimizden habersiz, Batı'nın bâtıl mumlarını güneş, ateşböceklerini de yıldız sanıp arkasına düşen insanımıza gerçeklerin gösterilmesi mesuliyetlerimizin dahilindedir.

Günümüz neslinin kendi dünyalarına ve kendi iklimlerine ulaşmaları, asimilelerden korunup tarih şuurunu kazanabilmeleri için, bizim dünyamızın yüce şahsiyetlerinin bilinip yazıya dökülmesi herşeyden önce bir vefa borcu olduğu inancındayım.

Bu kitapta yapmaya çalıştığım; kahramanlar tarihi denebilecek kadar zengin olan tarihimizin, varlığını ölümünden sonra da devam ettirip, arkasında "hoş bir sada" bırakabilmiş pek çok kıymetlerinden birkaçını, acz, fakr ve kusurlarımı baştan ifade ederek geniş kitlelere duyurabilme gayretinden ibaret.

Rabbim'in inayetiyle devamını düşündüğüm bu seri ile, bugünün ve yarının nesilleriyle, mâzinin nurdan kilometre taşları olan cedlerimiz arasında köprü kurarak, insanımızın metafizik gerilime geçmesine vesile olup, onların duygu ve düşüncede dirilişine bir ufuk açabilirsem kendimi bahtiyar kabul edeceğim. ) -2 Ocak 1992/İZMİR

Diyen yazar İbrahim Refik EFSANE SOLUKLAR kitabında akıcı ve etkileyici bir üslup kullanarak gerçekleri yansıtma çabası içerisine girmiştir. Kardeşlerim ben okuyunca çok etkilenmiştim. Adıdaguzel kardeşim de Yavus Sultan Selim den bahsedince bu kitabı herkese tavsiye etmek istedim. Okuduğunuza vede bu kitaba vereceğiniz paraya pişman olmayacaksınız.

selametle
GÜVERCİN

Okudukça göreceksiniz ki mâzinin nurdan kilometre taşları olan cedllerimiz ile günümüz insanı arasında bir köprü kurulacaktır.
Böylece model arayışındaki yeni neslimizin ruh köküne bağlı olarak yetişmesine bağlı olunacaktır.

Kitabın adından da anlıyabileceğimiz gibi sıradan değil de efsane olan cihangirlerden bir kaçının anlatıldığı muhteşem bir eser. Bunlar:

Cihan sulh ve Muvazenesinde Gür Bir Ses; Bayrak Şairi'miz Airf Nihat Asya'nın:
'Ağlasın taşlara kapanıp tarih,
Selim'ler gelir de Yavuz'lar gelmez'

Diyerek övdüğü dünya tarihinin gelmiş geçmiş en büyük ihangirlerinden biri olan:YAVUZ SULTAN SELİM HAN,

Rusların ne yaparlarsa yapsınlar asla başa çıkamdıkları, kişiliği önünde eğildikleri, Peygamber Efendimiz'in cennetle müjdelediği, öldüğü zaman vücudunda muazzez annesinin yerine yediği kırpaç izleinden başka yüzyirmi yara izi bulunan ve hayatını mukaddes cihada adayarak Kafkasya dağlarında tarih yazan Kafkas Kartalı ŞEH ŞAMİL,

Kendisini beğenmiş ve Mısır'ı Osmanlı İmparatorluğunun elinden çok kısa bir sürede koparacağını zanneden Napolyon'a dünyanın kaç bucak olduğunu gösteren bir ihtiyar arslan CEZZAR AHMET PAŞA,

Balkanları ele geçirerek İstanbul'u Ruslar'a peşkeş çekmek isteyen Bularlara karşı Edirne'de verilen şanlı bir varoluş mücadelesinin kahramanı ŞÜKRÜ PAŞA,

Babasının yerine geçtikten sonra yeryüzünde bir tane bile kırılmamış put bırakmamaya yemin eden, günümüzdeki Afganistan ve Pakistan'ın temellerini oluşturan, önüne dünyanın bütün hazineleri serilmesine rağmen mukaddes davasından asla vazgeçmeyen ve gaza niyetiyle at sırtında kırkbeş yıl geçiren "put kıran" lakablı GAZNELİ SULTAN MAHMUD HAN

selametle
GÜVERCİN

"Mü'min, kulluk elbisesi günahlarla yıprandığında, onu tövbe iğnesiyle yamayandır. Talihli kişi, tövbesi üzerine ölendir."(H.Ş)


Kitap Tavsiye ve Analizleri

MollaCami.Com