Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim
ÇOCUGU YALANCi VE iNATÇi YAPMA REHBERi (?)
ÇOCUGU YALANCi VE iNATÇi YAPMA REHBERi (?)
ÇOCUKLAR genellikle duyup gördükleriyle öGrenirler. Bu nedenle sik sik büyüklerini taklit yolunu seçerler. Çocuk psikologlari, taklitin çocuGun gelisimin önemli bir parçasi olduGunu vurguluyorlar. Çocuklarinin güzel davranislar göstermesini isteyen anne ve babalar, önce bu davranislari kendileri yasamali ve yasayarak göstermeliler. Ünlü Alman pedagog Salzmann, "Büyüklere bazi öneriler" adli kitabinda çocuklara karsi nasil davranilmasi gerektiGini hicveden bir tavirla anne babalara anlatiyor. Bu yaziyi okumak kendinizi muhasebe etmenizi saGlayacak. Ancak bu yaziyi sadece büyüklerin okumasini tavsiye ediyoruz. EGer çocuklariniz bu yaziyi okur, ve kendileri ile ilgili yapilanlar ve yapilmasi gerekenleri öGrenirlerse, uygulamaya kalkisabilirler.
"EGer çocuGunuz yalanci olsun istiyorsaniz"
Kural 1- Çocuklarinizin söylediklerine incelemeden arastirmadan hemen inanin.
Perihan Hanim her eve dönüsünde çocuklarinin ne yaptiGini merak eder sorardi.
• Çocuklar yaramazlik yapmadiniz deGil mi?
• Uslu uslu oturduk anneciGim
• Gürültü ettiniz mi?
• Hayir
• Aferin size. SokaGa çikan oldu mu?
• Odadan bile çikmadik anneciGim. Ben kitap okudum, kardesim de kitabin resimlerine bakti.
• Aferim benim uslu çocuklarima, ben de size pasta getirdim.
Verilen cevaplar doGru mu deGil mi arastirmak yok. simdi durup dururken çocuklara güvensizlik ayip olur deGil mi? Önceleri doGru söyleyen çocuklar, arada sirada bazi hatalarini gizlemek istediler ve anne de olayin üzerine hiç gitmedi. Bu yalanlar yavas yavas çoGaldi, derken yalan çocuk için bir kurtarici haline geldi. Artik kolayini bulmuslardi. Perihan hanim evde yokken istedikleri gibi yaramazliklar yapiyor, o eve geldiGi zaman kendilerine çeki düzen vererek isi tatliya baGliyorlardi. Yillar sonra anneleri çocuklarinin nasil böyle yalanci olduklarina bir türlü akil erdiremedi.
Kural 2- DoGruyu söyledikleri zaman onlari cezalandirin.
Bir gün Eda bir sineGi yakalamaya çalisirken anesinin sürahisini düsürüp kirdi. Çok korktu, annesi sorarsa ne diyecekti? Uzun uzun düsündükten sonra doGruyu söylemeye karar verdi. Annesi bahçedeydi.
• AnneciGim, ben bir sey yaptim.
• Ne oldu?
• sey... Senin odanda sinek kovalarken elim sürahiye çarpti.
• Sürahi kirildi mi yoksa?
• Evet, ama isteyerek yapmadim.
• Kaza ha? Seni sakar seni. simdi ben sana gösteririm. Zavalli çocuk bir güzel dayak yer... Birkaç gün sonra yemek yerken yaGli tabaGi üzerine döktü. Annesi görmeden çikarip öylece yerine asti. Aradan birkaç gün geçip de o elbiseyi giymesi gerektiGinde heyecanla annesine kostu.
• AnneciGim, anneciGim!... su elbiseme bak, biri üzerine yaG dökmüs. simdi ben ne giyeceGim ? (aGlamaya baslar)
• DoGru söyle kizim, sen yaptin deGil mi?
• Ben kendi elbisemi hiç kirletir miyim?
• Artik Eda yalan söylemeyi iyi beceriyordu.
Kural 3- Daha küçükken onlara bol bol yalan söyletin.
Fuat beyin garip bir huyu vardi. Küçük oGluna hoslanmadiGi birisi ararsa evde yok dedirtiyordu. Kapiya bir dilenci gelse Fuat Bey evde hiç kimsenin olmadiGini söylemesini isterdi. Çocuk okulu sevmez küçük bahanelerle okuldan kaçardi. Ertesi gün olunca;"Ben simdi nasil okula gideceGim? ÖGretmen kizar" derdi. Babasi da "aptallik etme oGlum, hasta olduGunu ve seni okula göndermediGimi söylersin olur biter" derdi. Anne ise baska bir alem.
Çocuk biraz harçlik istese birsürü soru sorar, bir yiGin nasihat eder, para vermezdi. Bunu bildiGi için babasi oGluna gizli gizli para verirdi.
"Annene sakin gösterme görürse amcam verdi dersin, tamam mi?" diye uyarirdi. Çocuk yalanin ne olduGunu bilmez oldu, hiç yüzü kizarmadan çok rahat bir sekilde yalan söyleyebiliyordu. Ancak çocuk büyüyünce bu durum babasini rahatsiz etmeye basladi. Kontrol ve terbiye edilmesi artik imkansiz hale gelmisti. Derken evdeki deGerli esyalar birer birer eksilmeye basladi. Babasi bunu farkedince" evde hirsiz var galiba kiymetli esyalarim birer birer kayboluyor" dedi. Çocuk hirsizin evdeki hizmetçi olduGunu söyledi, hatta çalarken onu gördüGüne dair yemin etti. Bunun üzerine baba dayanamadi ve hizmetçiyi yanina çaGirdi, " Utanmaz seni, ekmek yediGin kapiya bunu yapmaya utanmiyormusun?" dedi. Hizmetçi" size bunlari oGlunuz mu söyledi? "diye sordu. Evet yanitini alinca" bunlari oGlunuzun yaptiGini size ispatlayacaGim dedi. Gerçekten de dediGini yapti ve oGlunun suçlu olduGunu ortaya koydu. Babasi da oGlum nasil böyle yalanci oldu, nereden ve kimden öGrendi, bir türlü anlayamiyorum diyordu.
"EGer çocuGunuz kindar olsun istiyorsaniz"
Kural 1- Onlara karsi aksi ve anlayissiz davranin yeter.
Ece'ye babasi güzel bir oyuncak yemek takimi almisti. Ece çok sevindi, ama erkek kardesi onun bu oyuncaklarini çok kiskaniyordu. Kendisine de oyuncak verilmesi için huysuzluk ediyordu, babasi Emre'ye de oynamasi için tabak verdi. Ama onlari Emre hemen kirdi. Ece ise eve geldiGinde kirik tabak görünce oldukça üzüldü, ertesi gün kardesi yine ayni seyi yapmis ve tabaklarini kirmisti. "BabaciGim, Emre oyuncaklarimi kiriyor, ona bir daha vermeyin"" dedi. Babasi da " Oyuncaklarini sana ben aldim, istediGime veririm, istediGime vermem. Buna sen karisma" dedi. Ece bunun üzerine cevap vermedi ve bir hafta babasiyla hiç konusmadi. Daha sonralari ise babasina sevgiyle bakamadi ve güvenemedi.
Anne erkek kardesine yakiniyordu: "su gizemi nasil yola getireceGimi bilemiyorum. Bunun kadar huysuz, inat kiz dünyada yoktur. Birsey söylediGim zaman karsilik veriyor, köpek gibi üzerime havliyor sanki. Ne yapacaGimi bilemiyorum, ne olur bana yardim et. Yarin gece misafirim geliyor, inanmiyorsan sen de gel, beni nasil rezil ettiGini gör."
Bütün davetliler gelmis, yemekler yenilmis, kahveler içilmisti. Anne çocuklarini misafirlerin yanina çaGirdi. Biraz sonra salona 3 kiz çocuGu girdi. ikisi güzeldi, Gizem de çirkin deGildi, ama diGerlerine nazaran ürkek duruyordu. Annesi diGer kardeslerini özene bezene giydirirken, Gizem'e hiç önem vermemisti. DiGer kardesleri kucaktan kucaGa dolasirken, Gizem onlar kadar ilgi görmüyordu. Çocuk birden kendini çok yanliz hissetti, kapiyi çarpip odadan disari çikti. Misafirler sasirmisti, annesi "iste görüyorsun yine beni rezil etti" dedi. Gizem'in dayisi ise "sen çocuGuna gaddarca davraniyorsun, biliyorsun Gizem diGerleri kadar güzel deGil, ama sen güzel kardeslerini daha özenli giydirirken, ona özensiz davranmissin, üstelik onu baskalarinin yaninda asaGiliyorsun, sanki baskalarinin onu sevmemesini ister gibi bir halin var. ÇocuGunun da sana karsi çikmasi, kin duymasi da iste bu yüzden" dedi.
Kural 2- Çocuklarinizin size kindar olmasi için sevinçlerine kederlerine ortak olmayin, yanliz birakin.
Aile varlikliydi, anne baba kendi isleriyle oldukça mesguldüler, çocuklarina ayirabilecek vakitleri pek yoktu. Çocuk bir gün resimli kitabini babasina göstererek "baba! su maymunun elmayi tutusuna bak, ne kadar da komik" dedi. Babasi ciddi islerle uGrasiyordu "rahat birak beni, kafami karistirma" dedi. Çocuk annesine kostu "anne! suraya bak", annesi eliyle çocuGu kenara itti "çekil oradan çocuGum, rimelimi düsüreceksin. "Çocuk "ama anne" ,annesi "git babana göster" dedi. O günden sonra çocuk bütün sevinçlerini hizmetçi kizla paylasmaya basladi. O anne babasindan çok, hizmetçi kizi seviyordu artik.
"EGer çocuGunuz inatçi olsun istiyorsaniz"
Ne derlerse hemen yapin, sakin bir dediklerini iki etmeyin, uygun mu deGil mi bakmayin, hemen yapin.
Uzun yillar çocuklari olmamisti. Dolasmadik hekim, aramadik çözüm birakmamislardi. On yil sonra bir oGullari dünyaya geldi. Çok sevindiler, oGullari üzülmesin, hiçbir seyden mahrum kalmasin diye her istediGini yerine getiriyorlardi. Çocuk yürümeye basladi, yerinde duramiyordu, evdeki herkezi pesinden kosturuyordu. Öyle zamanlar olurdu ki, bir saat içinde bahçeyi dört kere dolastirir, evin merdivenlerini birkaç kez indirir çikartirirdi. Birgün bodrum kapisinin önünden geçerken içeri girelim diye tutturdu. Bakicisi "orasi bodrum yavrum girilmez". Çocuk baGirmaya devam ediyordu. Annesi yetisti "ne oldu, çocuGumu kim baGirttiriyor?"
• Bodruma girmek istiyor hanimcim, görüyorsunuz karanlik, olmaz dedim, onun için baGiriyor.
• Ver bana çocuGu, kos sen de lambayi getir. AGlama yavrum simdi gireriz bodruma.
• Çocuk keyiflendi. Ama çocuk tam asaGiya inmeye basladiklari sirada vazgeçti.
• Yukari çikalim.
Daha sonra sofraya otururlar.
• Ben bunu yemem
• Ne istersin yavrum?
• sunu istiyorum
• Peki oGlum al.
• Ama bunun hiç tadi yok.
• Hay Allah, ne yapsak acaba?
• Ben börek isterim
• Bugün börek yok ama
• Ama ben simdi isterim.
• Aman Allah'im bu çocukla ne yapacaGiz?
Hemen hizmetçiye para verilir ve çarsiya kosturulur.
• Al bakalim oGlum, börek geldi.
• Susadim. Bu börek tuzlu, yemem.
• Su mu istersin, kola mi?
• Ayran... diye uzayip giden bir konusma.
Çocuk mutsuzdu, istedikleri olmayinca hastalaniyor, kendini yiyip bitiriyordu. Hersey ve herkez ona hizmet etmeliydi. BencilliGi ve inatçiliGi öyle ileri düzeydeydi ki bu yüzden hiçbir arkadasi ona katlanamiyordu.
Pek çok anne baba çocuGunu yetistirmek için özen gösterdiGini iddia eder. Fakat çocuGuna nasihat verip durmaktan baska yaptiklari birsey yoktur. Bundan baska çocuklarini fazlaca yanliz birakirlar veya bakicilara teslim ederler. Çocuk kendi kendine yetisir, kontrol edilmez, ne yaptiGina ne öGrendiGine bakilmaz. Anne babanin yoGun isleri vardir, çocuklarina ayiracak vakit bulamazlar. Ya da tam tersi asiri ilgilenerek çocuGu gereksiz yere simartirlar. iste bu tür bir yetistirme tarzina sahip olan anne babalar, çocuklari istedikleri gibi yetismeyince de suçlu ararlar.
Halbuki kabahatli kendilerinden baskasi deGildir.