Bölümler | Kategoriler | Konular | Kitaplar | İletişim


Alkollü Gazozlar ve Usta Provokatörler!

Ben orta okula giderken fikhi meseleler için çok istifade ettiğim TAM İLMİHÂL SE’ÂDET-İ EBEDİYYE okuyordum. O zaman bazı meselelerde kafam karışmıştı. Sonra babam beni uyarmıştı; bu kitapta bazı farklı içtiatlar var demişti. En iyisi sen Büyük İslam İlmihalini oku demişti.

Anlaşılan sizi daha önce böyle biri uyarmamış. Bir insan Tam İlmihal okuyabilir ama lütfen dayatma yapmıyalım.

Vesselam!

Bir arkadaşımız kefirin soyunu, sopunu,mezhebini bütün bileşenlerini layıkıyla tespit etmiş...Bir gıda mühendisi olabilirsiniz, buna saygım var fakat şunuda unutmamak gerekir ki , bilim, ilme tabidir. Zira, kim Fıkıh alimlerinin hükümlerini bir labaratuar ortamında verdiklerini iddia edebilir? Sebebi buna güçleri yetmediğinden değil, bununda ötesini görebildiklerindendir.

ben ilim sahibi bir zat değilim bel ki zat bile değilim:) fakat;
"Çoğu sarhoş edenin azıda haramdır" hadisi şerifine binaen çoğunun sarhoş etmediğini bildiğimden tüketirim, tadıda çok güzel meretin, Malum kefir pahalı bir içecek 8diğerlerine oranla) İmkanlar dahilinde, cenabı hakkın verdiği rızık ölçüsünde pek te israfa kaçmadan ama paranın soyuna sopuna 'da acımadan, gider alır bardağa bile koymadan şişeyi dikerim:) Sonra bir de tatlı ağırlık çöker üstüme, deliksiz,temiz bir uyku çekerim.(Düşler, Rüyalar...) Nasipse eğer, birde seher vakti uyanabilirsem bakarım bütün o yorgunluk uçup gitmiş, yeni bir gün,zinde bir vücut...

İşte benim bütün ilmim bukadar, yani anlayacağınız değer likardeşlerim aranızda en cahili benim.

Yalınız (ki bu fazla ı'yı hoş dursun diye koydum, yazım hatası değildir), görüyorum ki işler neredeyse hakaret boyutuna varmış, bu kefir siz değerli kardeşlerimin arasını bozduğu vakit, Kafir olur ki, işte o zaman HARAM dır... hemde ne haram

vesselam

Aslına bakılırsa mesele çoktan hallolmuş. Ortada bizim tartışacağımız bir şey de yok. Olamaz da... Yaptığımız sadece ulemanın içtihatları neticesinde vardıkları hükümleri aktarmaktan ibaret. Bir de bugüne kadar olagelen tatbikatları... Yoksa bir arkadaşımızın gayet yerinde ve isabetle söylediği gibi, kendi işimize gelen hükümler "mutlak doğru, diğer içtihatlar yanlış" noktasına getirip dayatmanın bir manası yok. Böyle bir şeye hakkımız da yok. Zira "İhtilâfu ümmetî..." hadis-i şerifinin manasına-mefhumuna aykırı düşer.

Ancak bu arada firttix'e bir özür borcumuz oluştu; o da meselenin aslına taalluk eden cihetiyle değil de, metod yönüyle. Bir okurumuzun e-mail'ine binaen yaptığımız tenkitlerde içtihat sahiplerinin isimlerinin değişik olduğunu bugünkü kontrolümde gördüm. Gayret-i diniyyemizin galebesiyle ilk anda kontrol etmeyi düşünmeden -tabii verilen bilginin doğruluğuna inanarak- galeyanımı dile getirmiştim. Şunu gördüm ki, e-maillere çok fazla güvenmemek, mutlaka kendi kontrolünü yapmak gerek. Tabii bu durum, meselenin künhüyle-mahiyetiyle ilgili anlattıklarımıza müessir bir durum değil.

Kısacası mesele, amiyane tabirle artık "kabak tadı" vermeye başladı, hatta geçti bile... Daha önce de gerek diğer arkadaşlar ve gerekse tarafımdan defaatle belirttiğimiz gibi, meseleyi burada noktalamak en hayırlısı.

İsim terkipleriyle alakalı açıklamaları da, doğru değil. Benim demek istediğim; sıfat mevsuf olması gerekenlerle, izafet terkibi olması icap edenleri işaret etmekti.

Bir de Cevşen'le ilgili bir şey sorulmuş. Onu Cevşen okuyan arkadaşalara sormasını rica edeceğim. Benim Cevşen'le ilgim ve bilgim yok. Araştırmaya ayıracak vaktim de yok.

Meşhur tabiriyle, "Sürç-i lisân ettikse afvola!"

Herkese selam ve muhabbetler...

Süregelen ilmî tartışmanın herkelimesini baştan beri okudum.
Sorduklarıma da cevapları aldım. Her iki taraftanda şahsım adına bu mesele hakkında çok şey öğrendim. İstifade ettim.
Ufak sürtüşmeler de olağandır. Münazaranın şanındandır.
Hepsine teşşekkürü bir borç biliyorum.

Hz. Allah ilim yolundaki gayretimizi artırsın.

Hürmetler

Ziya Yılmaz

:)) Evet çok belli etmişim :))

Bu da konunun hitâmı olsun.

http://trboard.org/uploads/photos1/69.jpg

Hadis-i Şerif
Rütbelerin en yükseği İlim rütbesidir

Tanımlama: Hattat: Hacı Nazif Bey (1846-1913)
Celi Sülüs Satır İstifi
Okunuşu:Rutbet-ül'ilmi a'le-rruteb

Anlamı:
Rütbelerin en yükseği İlim rütbesidir

Bir içki sarhoşluk verdiği için haram değildir.Dinimiz haram dediği için haramdır.
Haram olduğu için bizi koruduğu kötülükler hikmetleridir.

Domuz eti içinde parazit barındırdığı için haram değil.
Allah-u Teala öyle emrettiği için haram.
Öteki zararlarından bizleri koruması bu hükmün bilebileceğimiz hikmetleri.
Belki de daha milyonlarca hikmeti var............

Bugün yüksek derecelerde domuz eti ısıtılarak içindeki olabilecek parazitler yok edilebiliyor.
Ama bu domuz etinin haramlığını değiştirir mi? Tabiki hayır!

Yine sarhoşluk oluşturan içkiler,çeşitli enzimleri bloke eden ilaçlarla sorhoşluk vermesi
pek ala engellenebilir.
Ama haram hükmünü değiştirir mi? Tabiki hayır!

Bu farkı çok iyi anlamak lazım.


Portakal ve diğer meyvelerdeki alkol oranı kefirdekinden çok diyerek kefir içmeyi caiz görmek yanlıştır. Çünkü dinimizde alkolün azlığı çokluğu önemli değildir. Bir damla şarap da haramdır. Ama dinimiz, içinde alkol bulunsa da, sirke içmeyi ve meyve yemeyi, haram kılmamıştır. Ama alkol teşekkül eden içeceklerin damlasını haram etmiştir.

Demek ki, kımızda, birada, kefirde, bir damla alkol olsa da haramdır. Fakat hamurda, meyvede, yoğurtta, ekmekte, sirkede 10 damla alkol olsa haram değildir. Çünkü birinde alkol tabii olarak bulunuyor, ötekinin alkolleşmesine biz sebep oluyoruz.

İmam-ı Muhammed Hazretleri haram gıdaları sıralarken yoğurdu saymıyor.
Bizim için ölçü budur.

Ama hikmetini araştırırsan,
Önceki yazılarda uzun uzadıya anlatıldı bu mevzular.
Zaten pekçok fermentasyon çeşidi mevcut.
Yoğurtda gerçekleşen fermentasyon,hem fermentasyonu gerçekleştiren mikroorganizmalar yönüyle,hem aktif olan enzimler yönüyle hem de oluşan ürünler yönüyle kımız,kefir ve biradan çok farklıdır.

Ben bu şekilde düşünmekle hata etmişim.Hatama engel olduğunuz için Allah(c.c.)razı olsun!!

Yalnız Saadet-i Ebediye'adlı ilmihali okumuştum baştan sona kadar.Bazı mantıksızlıklar var içerisinde özellikle hoparlör ile ezan olayı v.s.Şimdi diyeceksin ki akli ilimler değil nakli ilimler geçerli.Ama emin ol ki hoparlör olsaydı (benim düşüncem) Rasulullah(s.a.v.) kesinlikle kullanırdı.

Aşağıdaki mesajı "Cemreler" başlıklı yazının altına yazmıştım, ama bir türlü cevap alamayınca bari bir de buraya kopyalayayım istedim. Özelime de gönderse kabulüm.
********************************************************************
Sözünü ettiğim mesaj aynen şöyle:

"Oysa onlar bir eseri bile düzgün okumayı becerememişler....." diyen firttix kardeşimiz kendini fena kaptırmış olacak ki, sözlerini şöyle sürdürmüş:

"bir bilgi,bir örnek.... "Öğle namazının vakti,imam-ı Muhammede göre, asr-ı evvele kadardır...."

Yani kendi deyimiyle, o da onca fıkıh kitabında yazılanı düzgün okumayı becerememiş, örneği de yanlış vermiş.

Doğrusu:

"Asr-ı evvel Hanefi mezhebinden İmameyn yani İmam Ebu Yusuf ve İmam Muhammed'le birlikte Eimme-i Selase'nin (İmam Şafii, İmam Malik ve İmam Ahmed b. Hanbel rahımehümüllah) görüşleridir."

olması gerekiyor; bunu kendilerine hatırlatmak ve diğer okurların da hafızalarında yanlış kalmamasını sağlamak istedim. Teşekkür beklemiyorum.
*************************************************************
Ek bilgi:

Bilindiği üzere İmameyn hazretleri, İmam-ı A'zam'ın (rahımehümüllah) usûlü çerçevesinde hareket etmekle birlikte, zaman zaman ondan farklı içtihatlarda da bulundular. Üç müctehidin ictihadlarının farklılığı durumunda mezhep görüşünü İmam-ı Azam'ın ictihadı belirler.

Ne var ki bu usûl kaza (yargı) ile alakalı hususlarda bozulur. Kaza ile ilgili meselelerde tecrübeli olduğu için bu sahada mezhep görüşünü İmam Ebû Yusuf'un ictihadı belirler.

İmam-ı Azam'ın ictihadı karşısında İmameyn'in ictihadlarının birleşmesi durumunda ise, mezhep görüşünü İmameyn'in içtihatları temsil eder.
*************************************************************

Birkaç sorum olacak:

-Kefir konusunda Şeyhayn'in (rahımehümallah) içtihatlarıyla amel edenlerin durumları nedir? Teknik bilgilere gerek yok internette fazlasiyle var.

-İskilipli Atıf Hoca, sözünü ettiğiniz kitabında tütün için ne diyor? Onu da merak ettim. Bende kitabı yok. Varsa onu da bildirirseniz iyi olur.

Son olarak;

-Boza için ne diyorsunuz?

kardeşlerim konuyu baştan sona okudum burada bu içeceklerin içilmesinin haram olup olmadığı hususunda bir şey yazacak kadar bilgili değilim. Bilgisi olan kardeşelrim burda bizimle bilgilerini paylaşmışlar ALLAH razı olsun onlardan. ben sizlerden aldığınız içeceklerin içindekiler bölümüne bakmanızı tavsiye ederim. yapılan araştırmalara göre antimikrobiyal madde(E211 sodyum benzoat) bu madde mitokondride bulunan DNA'nın yapısını bozmakta ve siroz ve parkinson gibi hastalıklara yol açabilmekte. Küflenmeyi önlemek için kullanılan ve E211 olarak da adlandırılan sodyum benzoat maddesinin turşularda, meyve sularında ve bazı soslarda da kullanılmakta.

Yani ben de merak ettim neden cevaplandırmamışım diye. Yazıları tekrar gözden geçirdim. Neyi sormak istediğinizi tam olarak anlayamadım kusuruma bakmayın.

Kefirle ilgili bir bahisde örnek olsun diye bir bilgi nakletmişim ve demişim ki: "Öğle namazının vakti,imam-ı Muhammede göre, asr-ı evvele kadardır...."

Siz de diyorsunuz ki: örneği de yanlış vermiş. Doğrusu:"Asr-ı evvel Hanefi mezhebinden İmameyn yani İmam Ebu Yusuf ve İmam Muhammed'le birlikte Eimme-i Selase'nin (İmam Şafii, İmam Malik ve İmam Ahmed b. Hanbel rahımehümüllah) görüşleridir."

Yani siz de İmam-ı Muhammed'in böyle bir ictihadından haberdar olduğunuzu ifade ediyorsunuz.

Demek ki, benim örneğim yanlış değil. Siz kendi yazınızda kendinizle çelişiyorsunuz.

Şunu deseydiniz sizi anlardım: Evet, naklettiğiniz gibi Öğle namazının vakti, imam-ı Muhammede göre, asr-ı evvele kadardır ayrıca aynı ictihatta imam-ı Ebu Yusuf ve diğer üç mezhep imamları da ortaktır.

İşte o zaman katkınız için teşekkür ederdim.

Yani yazıdaki ifade yanlış değil. Konu asr-ı evvel olmadığı için ayrıntılara girilmemiştir. Bunu da telafi ederiz inşallah.

demişsiniz ki:

" ....İmam Muhammed'le birlikte Eimme-i Selase'nin (İmam Şafii, İmam Malik ve İmam Ahmed b. Hanbel rahımehümüllah) görüşleridir."

"görüş" tabiri içi farklı doldurulabilecek bir kavram, çünkü Müctehidlerin bu konuda "ictihad"ları olur, şahsi görüşleri değil.

demişsiniz ki:

Kefir konusunda Şeyhayn'in (rahımehümallah) içtihatlarıyla amel edenlerin durumları nedir?


Ehl-i Sünnet itikadına sahip bir insan için bu zamanda amelde 4 hak mezhep vardır.

Kefir hakkında Ehl-i Sünnet alimlerinden naklettiğim bilgiler 4 hak mezhebden biri olan Hanefi mezhebine göredir ve hüküm kefirin haram olduğu yönündedir.

Yani bu hak mezheblerden birine uymak lazımdır. Her konu için başka başka ictihadları arayıp bulmak, kendi kafasına göre zaruret olmadan bazı konularda başka mezhebe uymak, bazı konularda ise diğer mezhebe uymak, mezhebleri birleştirmek veya mezhepsizlik cerayanına insanı götürebilir bu ise felakettir. (konunun çok tafsilatı var)

İmam-ı Şafii hazretleri buyuruyor ki:
Sahabe, ilim, ictihad, vera ve akıl bakımından bizden üstündür. Onların reylerini çok beğeniriz. Bize göre, bizim reylerimizden evladır. (Risale-i kadime)

demişsiniz ki:
-İskilipli Atıf Hoca, sözünü ettiğiniz kitabında tütün için ne diyor?

el-cevap: bilmiyorum



demişsiniz ki:

Son olarak;

-Boza için ne diyorsunuz?


Bu ne biçim soru böyle. Ben kimim ki ne diyeyim. Evet bu tip soruları soran oldukça ortalık müctehid taslakları ile dolmaya devam edeceğe benzer. Adamlar sabah akşam bana göre benim mülahazama göre (benim düşünceme göre) diyip duruyorlar zaten. Bu müctehid taslaklarından bazıları hıristiyanları cennete göndermeye kalktı. Bilenler bilir ama yazık oluyor.....

soru şöyle sorulsaydı keşke:

Boza hakkında Ehl-i Sünnet alimleri ne buyuruyor, bilginiz var mı?

el cevap: Taze boza içmek caizdir. Ekşiyerek alkol teşekkül ederse o zaman günah olur.

kardesler, kefir ile ilgili okadar yazi okudumki, neyin nesi oldugunu merak ettim...ülkerin kefirini aldim ve ictim, ama bunu kimler icer ne anlarlar inanin akil sir erdiremedim, ne ayrana benziyor ne yogurda tadini hic beyenmedim...yada sizin tarif ettiginiz kefir bambaska birsey,tadinin hos oldugundan bahsedenler oluyor, keyf verdiginden falan benim icin tadida lezzetde bes para etmez....
ama bozayi severim, önceleri vefa ya giderdim ama simdi artik heryerde satiliyor...


Allah(c.c)selami üzerimize olsun.

Bu dünyanin cefasindan sefasina sira gelmez,
gafil olma ilme calis gecen günler geri gelmez.
S.H.T. k.s.

boşuna bu kadar uzatmaya gerek yok bizim camii hocası cola içiyor elbet bir bildiği var 20 yıllık hoca nede olsa cola içipte sarhoş olan da görmedim ha içki olsa neyse haram dinimizde açıkça belirtilmiş konuyu birde sağlık açısından ele alırsak sağlığa çok büyük zararlı etkileri var bunu denemek bunu görmek isterseniz taze bi et parçasına cola dökün yada colayla beraber bi kaba bırakın bi saat sonra bakın açıkça anlarsınız o zaman

Sevgili FIRTTIX

Siteye sırf senin yazıların için kaydoldum bunu bilmeni isterim Çünki ilmi yanlış kullanan veya inanlarının inancını zayıflatmak için kullananlar enaz gayri müslimlerden kadar zarar verirler bunu bilmeni isterim

Senin bu yazını okumadan önce Cevşenle alakadar yazını okudum fakat pek ehemmiyet vermedim zira cahil veya yanlış biliyor olabilirsin diye düşündüm sonra senin diğer yazılarını okuyunca anladımki niyetin farklı

cevşen bölümünde (CEVŞENLE ALAKADAR SORULARINA CEVABINI YAZDIM) orda sahih olup olmama ihtimali var diye baktığın bir hadisi dahi etraflıca inceleyip üzerinde düşünmeye teşvik ederken

burda haram olduğu sabit olan maddeleri helal sayıyorsun Buda gösteriyorki bilinçli bir politika izliyorsun Yazıktır arkadaşım avamın imanını şüpheye sokma yoksa sende Sekeratta(ölüm anında) imanını kaybedersin

Mademki bukadar ilim erbabısın ve sahih olup olmama ihtimali var diye iyi bir amelin terkini istiyorsunda nasıl oluyorda haramlığı gerek Kur'an ve gerekse Hadislerle sabitlenmiş bulunan bir şeyi bişey olmaz deyip helal olduğunu idda ediyorsun

Elinde bir ispatınmı vardır Varsa göster bizde bilelim yada elinde helal olduğuna dair bir fetvanmı vardır varsa çıkarda millette rahatlasın

Veya senmi fetva verecek bir ilme sahipsin madem öyleyse senin iyi bir kimyacı olduğunu söylebiliriz ozaman çünkü alkolün çeşitlerini tanımak için onları deneylere tabi tutmak gerekir etil, metil, setil, ve bilimum çeşitlerinin hangi maddelerden yapıldığını bilmek gerek. Şayet gerçekten bilmiş olsan buraya tek cümle yazardın BUNLAR KESİNLİKLE HARAMDIR.

Ben ise bunların haram olduğunu söylüyorum elimde ispatımda var fetvamda

ALLAH'a şükürler olsunki geçenlerde tevafuken Hilal TVyi izliyordum ve Helal Gıda Konferansı Vardı orda senin bu saydıkların için kesinlikle haramdır diyorlardı hemde kimyagerleriyle beraber ispat ede ede

bunu çok rahat bir şekilde internetten araştırıp bulabilrsin.

Hatta alimlerin ittifakı üzerine 60 dereceden sonraki kolonyalar dahi abdeste zarar verir denilmektedir.

İlk aramalarımda karşıma çıkan listeyi aşağıya adresini yazdım isteyen incelesin





http://www.gidaraporu.com/urunlerde-kullanilan-katki-maddeleri_g.htm


Fıkıh & ilmihal

MollaCami.Com